|
DÖNÜŞ Yine Paris...Ancak bu sefer sadece gardan metroya inecek ve havaalanına gidebileceğiz. Üzerimizde tuhaf bir hal var. Neredeyse hiç bitmeyecekmiş gibi gelen bir ay...Ve gerçek şu ki havaalanına varmak üzereyiz. Uçağımız charter olduğu için Paris'in bu devasa havaalanındaki en kötü bölümde kendimize oturacak bir bank bulup yığılıyoruz. Evveet dün interrail biletimizi son kez kullanarak Paris'e geldik ve duygularımız kitlenmiş durumda. Şimdi de bunu konuşuyoruz Charles De Gaull havaalanı terminal 9 salonunun kafesinde kahvelerimizi yudumlarken. Saat 6.34, Mondial turizmin görevlisi hala yok ortada.Ne diyelim 4 saat sonra havalanmış olacağız ve ne diyelim biraz daha sürsün isterdik. Ama o biraz ne kadar!? Bu bir ay çok şey kattı yaşantımıza. Bunun için yaklaşık bir yıl uğraşmıştık ve yaptık...Bir yığın çabanın arkasından zorlu bir şekilde kazanılmış olması ayrı bir güven ayrı bir güç ve ayrı bir haz veriyor bize. Şimdi sıra değerlendirme,meyvelerini toplama,biraz dönüp dönüp bakma ve kıssadan hisse çıkarma aşamısında....Bir senelik onca emeğin karşılığını almak inanılmaz huzur verici.... Dahası ise...Gelecek... özlem özhan & deniz yatar
|